Pc Oyun İnceleme
Facebook'ta Paylaş<  
  Ana Sayfa
  Ziyaretçi defteri
  V - PC OYUN İNCELEME - V
  Fifa 2011 incelemesi
  Pes 2011 incelemesi
  Nba 2k11 incelemesi
  Gta 4 incelemesi
  Medal of Honor incelemesi
  All Points Bulletin (apb) incelemesi
  Need For Speed World incelemesi
  Battlefield Bad Company 2 incelemesi
  Mafia 2 incelemesi
  Assassin's Creed 2 incelemesi
  Dirt 2 incelemesi
  Operation Flashpoint Dragon Rising incelemesi
  Dragon Age Origins incelemesi
  Left 4 Dead 2 incelemesi
  Fear 3 incelemesi
  Red Faction Armageddon incelemesi
  Batman Arkham Asylum incelemesi
  Dirt 3 incelemesi
  Mount & Blade With Fire and Sword incelemesi
  V -- PC OYUN HİLELERİ -- V
  Gta 3 hileleri
  Gta Vice City hileleri
  Gta San Andreas hileleri
  Gta 4 hileleri
  Age of Empires II: Age of Kings hileleri
  Age of Empires 3 hileleri
  Max Payne hileleri
  Mafia hileleri
  Need For Speed Underground 2 hileleri
  Need For Speed Most Wanted hileleri
  Need For Speed Undercover hileleri
  Need For Speed Carbon hileleri
  Starcraft hileleri
  Sims 2 hileleri
  Call of Duty 5 hileleri
  Doom 3 hileleri
  V - FLASH OYUNLAR - V
  Motosiklet Yarışı oyna
  Matrix oyna
  N-game oyna
  Kaçış oyna
  Savaş oyna
  V - CANLI RADYO DİNLE - V
  Best Fm dinle
  Radyo-d dinle
  Mydonose Türk Pop dinle
  Alem Fm dinle
  Radyo Moda dinle
  Number One dinle
  Power Fm dinle
  Radyo Fenomen dinle
  Virgin Radio Dinle
Mount & Blade With Fire and Sword incelemesi
ürk oyun sektörü için her defasında "emekleme sürecinde" deniyor. Bu sürenin hiç değiştiğini görmedim. Kaldı ki bir çocuğun bu kadar uzun süre emeklediğini de görmedim. Türk oyun sektörü adına yapılan oyunların hemen hemen hepsi amatör grup işiydi. Tamam, belki firma oldular, dağıtımcı buldular ama 100 kişilik bir ekip de yoktu arkalarında. Bu, böyle devam edecek diye düşünürken bir firma çıktı karşımıza: TaleWorlds. Mount & Blade adında bir oyun yaptılar. Kendi evreni olan ve nispeten simülasyon tarzında bir RPG oyunuydu. Yapımcı Türk olmasına rağmen oyun Türkiye'de satışa sonradan çıkmış ve Türkçe dil desteği de çok sonradan eklenmişti. 2. oyunları olan Warband ise ilk oyuna göre grafikleri iyileştirilmiş ve oyun içinde daha fazla vakit harcamamızı sağlayan öğeler eklenmişti. Tahtları elinden alınmış kral ve kraliçelere yardım ediyor yahut Lord'lara yardım ederek onları tahta çıkartıyorduk. Bunu yapmak istemiyorsak, şehirleri kendi adımıza fethediyor ve kendimizi kral ilan ediyor ve tüm haritaya hâkimiyet sağlayıp kendimizi kanıtlamaya çalışıyorduk. Yanımıza yardımcılar ve köylerden aldığımız sivilleri eğiterek asker yapıyorduk. Warband, ilk oyunla aynı evrende yani Calradia'da geçiyordu. Warband, ilk oyuna göre sadece daha çeşitli savaş alanları ve oynanış sunuyordu fakat bu bir yerden sonra tekrar ettiği için sıkılmamıza sebep oluyordu. Ayrıca oyun dünya çapında 250 binden fazla satarak büyük de bir başarıya ulaşmıştı. Bugün ise serinin 3. oyunu olan With Fire and Sword oyununu ele alacağız ve ilk iki oyuna göre neler değişmiş, neler aynı kalmış göreceğiz.

Well, well, well… 

TaleWorlds firması, Türk oyuncusu olarak benim takdirimi kazanmıştır. Çünkü oyunu her ne kadar önce Avrupa'da satışa sunsalar ve temel dili İngilizce kullansalar bile kendilerini Türk oyun sektöründen saymışlardır. Firmanın kurucularından Armağan Yavuz bir röportajında oyununun Türkiye'de çıkan ilk oyun olmadığını ama uluslararası başarı gösteren ilk Türk oyunu olduğunu söylüyor. Bu, oyunun Türk oyunu olduğunu göstermesi için yeterli bir sebeptir benim açımdan. Ancak, With Fire and Sword'da durum biraz daha farklı. Firma Türk olsa da oyunu 3 ekip el ele yaptı.




Senaryo, Nobel ödüllü yazar Henryk Sienkiewicz'in aynı adlı eserinden uyarlanmıştır. Peki, nedir bu hikâye? 17. yüzyılda Kırım Tatarları ile Zaporojya Kazakları'nın Polonya ile yaşadığı savaş sırasında, Polonyalı bir subayın etrafındaki olayları konu alıyor. Hikâyede 5 farklı ırk karşımıza çıkıyor; Kazak Hetmanlığı, Polonya Cumhuriyeti, Rusya Çarlığı, İsveç Krallığı ve Osmanlı himayesindeki Kırım Hanlığı. Bu 5 farklı ırktan birinin yanında yer alabileceğimiz yahut kendi imparatorluğumuzu inşa edebileceğimiz gibi isterseniz hikâyeye bağlı kalıp senaryoyu da işletebiliyorsunuz. Anlayacağınız üzere harita da tamamen değiştirilmiş durumda. Harita, 17. yy Avrupa'sını işliyor. Haritanın şekli tamamen değişmiş, kalan diğer tüm detaylar aynen korunmuş.

Sen bana birini Android

Warband, bir noktadan sonra kendisini tekrar ediyordu. Her ne kadar kişileri ve mekânları istediğimiz gibi seçip değiştiriyor olsak da bir noktadan sonra aynı görevi yaptığımızı anlıyorduk. Bu defa oyunun kendisini tekrar etmemesi için birkaç adım atılmış. Örneğin: oyun gerçek dünyada geçtiğinden şehirlerde bire bir olduğu yerde. Her şehir ayrı ayrı modellendiği için hangi şehre girerseniz girin bir diğerinden farklı ve kültürüne göre görünüyor. Ayrıca köyleri ve şehirleri ilk iki oyuna göre daha farklı amaçlar içinde kullanabiliyoruz. Yine ele geçirdiğimiz şehirlere binalar kurup ticaret yapabiliyoruz. Warband'den farklı olarak bu defa askeri binalar da yapabiliyor ve kendi ordumuzu buradan yetiştirip temin edebiliyoruz. Yine haritada belli başlı yerlerde bulunan paralı asker kamplarından kendimize ordu kurabiliyoruz. Daha önceki gibi köy köy gezmektense bunu daha çok sevdiğimi söyleyeceğim. Hem de ihtiyaca göre alıyorsunuz, atlı istiyorsanız atlı, yaya istiyorsanız yaya temin edebiliyorsunuz. Üniversiteler kurup asker de eğitebiliyoruz. Ayrıca oyuna yeni olarak bankacılık eklenmiş. Bankalar kurabiliyor, bankalardan borç alabiliyoruz. Ancak dikkat edin, eğer aldığınız borcu zamanında ödemezseniz kellenize ödül koyuyorlar.

At, Avrat ve Ateş

Oyunda bulunan 5 devletin kendine has özellikleri mevcut. Örneğin, Kırım Hanlığı at binmede ve yay kullanmada daha başarılı iken İsveçlilerin zırhlı birlikleri diğer ırklara göre daha üstün. Ayrıca, With Fire and Sword ile birlikte barutla da tanışıyoruz. Tabii bunlar ilk zamanlarında olduğu için çok iyi performans ve nişancılık beklemeyin. Kullanacağınız silahlar hatta el bombaları daha ilk zamanlarında olduğu için çoğu kez sizi küplere bindirecektir. Kalabalığa doğru acımasızca sıkarken bir mermi bile değmediğini veyahut şarjör dolduruşundaki yavaşlığı ve hataları sizleri daha da sinirlendirecektir. Yeni mermi takarken o ara hareket ederseniz doldurma işlemini durduruyor, siz hareket etmeyi kesip tekrar doldurmak istediğinizden işlemi sil baştan yapıyor. Bu yüzden siz daha 1 mermi bile dolduramadan yüzlerce kez kılıçtan geçebilir veya oklara hedef tahtası olabilirsiniz. Burayı iyi oku Emre, bu yüzden öldürüyordun sürekli beni. (: Tabii bu alanda yeteneklerinizi geliştirerek daha net sonuçlar da almanız mümkün. Yine de atlı birliklerin yaya birliklere olan ezici üstünlüğü bu sayede biraz kırılıyor. Fakat dediğim gibi, tekrar doldurma işlemi kötü, buna derhal çözüm bulmaları gerekmekte.

Diğer oyunda yine sürekli tekrar eden kale kuşatmaları ise bu oyunda geliştirilmiş durumda. Artık tek bir tahta üzerinden yüzlerce kişiyi kalenin içine sokmaya çalışmayacağız. Daha da iyisi ve gelişmişini yaparak; nöbetçiye rüşvet verip kapıyı açmasını isteyebilir, şehrin suyunu zehirleyerek, şehre gelen erzak ve yardımların önünü keserek düşmanın direncini kırabilir ve surları delerek kendimize direk yol açabiliriz. Bu sayede sürekli tekrar ediyor hissinin ortadan kalktığını da görüyoruz.




Oyunun grafiklerine değinmek gerekirse, grafikler Warband ile neredeyse aynı. Zaten ilk başta Mount & Blade motoru kullanılıyordu sonra Warband'e geçildi. Grafiksel açıdan Warband'ten farklı bir şey beklemeyin. Işıklandırma ve gölge efektlerinde biraz da doku kalitesinde oynama olmuş. Sesler yine yeterli seviyede. Eksik kaldığı yahut abartıldığı bir taraf göremedim. Arayüz ve menüler ilk oyundan beri aynı. Bir klasik yaratmaya çalıştıklarını da sanmıyorum. Kullanışlı, kullanışlı ama eksik var. Özellikle karakter yaratma ekranı ilk oyundan beri aynı. Yarattığımız karakterler bile öyle. 

Kılıcına kurban 

Oyuna Warband ile eklenen çoklu oyuncu kısmı, With Fire and Sword ile daha da geliştirilmiş durumda. Yeni eklenen haritalarla birlikte 14 farklı haritada 8 farklı oyun seçenekleri üzerinden arkadaşlarınızla mücadele edebiliyorsunuz. Çoklu oyuncu kısmının en önemli özelliği yeni eklenen "Captain Mod". Bu mod sayesinde oyuna giren her bir oyuncunun emrine bir avuç asker veriliyor ve savaş alanında galip gelmeye çalışıyoruz. Askerlerinizi uzaktan yönlendirebilir veya onların önünde cenk edebilirsiniz. Nasıl yöneteceğiniz yahut ne taktik vereceğiniz size kalmış. Tabii bu kısmın şatafatlı oluşu sizi aldatmasın. Sevgili arkadaşım Emre ile çoklu oyuncu kısmında biraz kapıştık. Karşılıklı düello yaptık, captain mod ile ordularımızı çarpıştırdık. Ben gördüm ki kılıç, ok ve cirit canmış. (: Emre beni kıtır kıtır keserken ben havaya mermi sıkıyor ve Emre'nin müsaade ettiği yerde silâhımı dolduruyordum. Hele ki captain mod'da; serial killer oldu arka arkaya kim var kim yok delip geçiyordu ciridiyle. Ben ise hala bir yerlerde mermi dolduruyordum. (: Tabii genel olarak oyundan zevk aldığımızı söylemek istiyorum. Benim sitemim şarjör doldurmada. Oyunda çok merak ettiğim silâh sisteminin böylesine ilkelden bile öteymiş gibi durması hayal kırıklığı yarattı bende. Ayrıca şunu da belirtmek istiyorum bu oyunda düzeltirler diye bekledim ama sonuç yine aynı. Nedir o? Çoklu oyuncu kısmında oyuna girişler. Arkadaş olarak ekleme yok, doğru düzgün filtreleme yok ve bir bug olacak ki server oluştururken, server ismini yazdığımızda çıkmaması bizi epey uğraştırmıştı. TrGamer adıyla server açıyorduk ve görünmüyordu. Sonrasında seçtiğimiz oyun şekli ve harita ismi üzerinden sunucumuzun aslında server7454 gibi rasgele bir isim olduğunu gördük. Bunu en kısa zamanda düzeltmeleri gerekiyor aksi takdirde arkadaşınızın oyununa girmek için dua etmekten başka şansınız kalmıyor.

Son sözler…

Aslında oyunu size bir paragrafla anlatabilirim. Warband nasıl ilk oyunun gelişmişi idi, With Fire and Sword ise Warband'in de gelişmişi. Warband'de ne eksik kalıyorsa ve neyi arzuluyorsak bu oyunda var. Hatta oyun içinde o kadar çok farklı seçenek var ki görmeden biri anlatsa, "Öyle oyun mu yapıldı? Strateji türünde mi?" diye kesinlikle sorarız. Warband'i oynayıp zevk almış ve "keşke şurasında şu da olsaydı" demişseniz bu oyunu da kesinlikle almanızı tavsiye ediyorum. Warband benim saatlerimi tüketmişti. Bu oyun da böyle oluyor daha da uzatıyor yine uykusuz ve PC başına çöreklenme dönemim başlıyor. Çoklu oyuncu kısmı ve Warband gibi sürekli tekrar etmeyen bir yapıya sahip olması yüzünden pişman olmayacaksınız. Oyunun kutulu sürümü 10 Mayıs'ta Türkçe olarak ülkemizde satışa çıkacak. İnternet üzerinden aldıysanız yahut alacaksanız hiç dert etmeyin 10 Mayıs'tan sonra güncelleme ile Türkçe dil desteğine sahip olabileceksiniz.
online
günlük çoğul ziyaretçi

 
   
Siteye 37753 ziyaretçi (66525 klik) Girdi. TEŞEKKÜRLER...
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol